Hiç Ummazdım


Bugünlerde facebooktan hiç çıkasım gelmiyor sebebi sevdiğim tek sanatçı olan thalianın ablaları ile konuşuyor olmam .Ne malum onlar olduğu diyenler olabilir ama ben biliyorum çünkü thalia kendi söylemişti bir söyleşisinde dedim kabul etmezler ama ekleyeyim 3 ablasından  ikisi kabul etti kabul etmekle kalmadı konuşmaya başladık.Ablasının biri ressam Gabriela Sodi  Soyut dışavurumculuk üzerine resimler yapıyor ayrıca ülkemizden ünlü fotografçı Murat Saygınerinde sıkı takipcisiymiş nerden biliyorum yarım yamalak ispanyolcamla sıkıla pıkıla  azda olsa sohbet ettik nasıl mutlu oldum anlatamam
Ertesi gün diğer ablası Laura Zapata ile arkadaş olduk kendisi son yüklediğim resimlere yorum yapınca şok oldum ne kadar sıcak hoş bir ailen var demiş bende kendisinin oyunculuğunu çok sevdiğimi söyledim
2 ay önce annelerini kaybettikleri için baya üzgünler. Üzüntüsünü paylaştığı bir yazısında yorum yaptım yorumuma  çok duygunlandığını dile getirmiş

Ressam Gabriela Sodi


                                                       Artist Laura Zapata


Umarım kısmet olurda bir gün Thalia ile de görüşe bilirim 

Neşeli pazarlar

Tüm kalabalığa ve havanın 40 derecelere varan sıcaklığına yeni tanışmalara rağmen eğlenceli neşeli bir pazar gününü daha geride bıraktım.Bu sefer rotamız Heybeli adaydı itiraf ediyorum yanlış bir seçimmiş rahat rahat bisiklete bineriz demiştik bir önce gittiğimizi baza alarak ama son gittiğimizde sonbahar olduğunu şimdi yaz olduğunu hesaba katmamıştık bisiklete binmek her zaman heyecan vermiştir ama bu sefer insanlara çarpıcağım korkusundan heyecanım 2 kattı
Adada çocuklar duymasında ki orçunu gördük arkadaşlarıyla birlikte yanımızdaydı ben benzettim aaa ne kadar benziyor diye eşim benzemiyor ta kendisi dedi küçük bey suratını astı ve sorduğumuz tek kelimeye cevap vermedi :) şöhret böyle bişey sanırsam bi şey demedik canım sadece sen Orçun musun dedik !! resmini çekmesem çatlardım uzaktanda olsa çektim :)

Efe yine çok mutluydu ilk defa ailecek bisiklete bindik vede adalara Efe ile ilk gidişimizde ne diyeyin en kötü günümüz böyle olsun 

                                                 HAYATIMIN ANLAMLARI

                                                                     SÜPER ÜÇLÜ
 

                                   VAR MI BU KADAR ÇOK ANLAŞAN BABA OĞUL
                                            ADANIN EN GÜZELİ

                                                ANLAŞTIKLARI NADİR ANLAR :)


                                                           GÜN SONU ZİYAFET

Afrika'da 12 milyon insan ölümün pençesinde


Kuraklığın en fazla etkilediği Somali’den Kenya’ya her gün mülteci akını yaşanıyor. Kenya sınırındaki Dadaab Mülteci Kampı’na gelenlerin sayısı 400 bine ulaşmış durumda ve günde yaklaşık 1.500 kişi Kenya sınırındaki kampa sığınıyor. Mülteci sayısının her geçen gün hızla arttığı kampta yetkiler, gıda ve diğer ihtiyaçları karşılamakta zorlandıklarını bildiriyorlar.
1984-1985 yılları arasında Etiyopya ve Sudan’da büyük bir kuraklık yaşanmış ve yaklaşık bir milyon kişi açlık ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan hastalıklar sebebiyle hayatını kaybetmişti. Bölgedeki insani yardım kuruluşları acil önlem alınmazsa benzer bir felaketin yeniden yaşanacağını belirtiyorlar.
Yağış oranları düştü
Somali, Etiyopya ve Kenya en son mart-mayıs aylarında yağış aldı. Fakat bu yağışlar özellikle Somali’de oldukça düşük seviyelerdeydi. Bölgede yılın ikinci yağmur sezonu olan ekim-kasım ayarında da yeterli yağış olmazsa 2012 yılı felaketler yılı olacak.
Kuraklık Somali’nin kuzey, güney ve batı kısımları ile Kenya’nın kuzeybatı Turkana bölgesinde ve Etiyopya’nın güneydoğusundaki Oramia ve Ogaden çevresinde yoğun olarak hissediliyor. Buralarda yaşayan 8 milyon 100 bin kişi hâlihazırda kuraklıktan etkilenmiş durumda. Halkın geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğu kuraklık bölgesinde mart ayından bu yana yağan yağmur oranı %5’ler seviyesine gerilediğinden çok sayıda küçükbaş hayvan telef oldu, ekili arazilerin neredeyse tamamı büyük zarar gördü. BM verilerine göre bölgede son iki ayda toplam 112 çocuk yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybetti.
Somali ve Etiyopya’ya göre daha yerinde önlemler alan Kenya kuraklıktan nispeten daha az etkilenirken iç savaşların devam ettiği Etiyopya ve Somali’de ciddi bir insani kriz baş göstermekte. Kuraklık ve yetersiz içme suyu nedeniyle 280 okulun kapatıldığı Etiyopya’da 58 bin öğrenci eğitimlerine devam edemiyor. Somali’de ise son 10 yılın en büyük göç hareketi başladı. Alınan önlemlere rağmen Kenya’da da yiyecek fiyatlarında %240’a varan artışlar yaşandı ve enflasyon şimdiden %18’le son 30 yılın rekor seviyesine ulaşmış durumda.
Küresel Hava Tahmin Kuruluşu (Global Forecast System-GFS), bölgede kuraklığın kasım ayına kadar devam edeceği, Kenya’nın orta ve kuzey bölgeleriyle Uganda’nın kuzeydoğusunun da bu durumdan etkileneceği tahmininde bulunarak kuraklık nedeniyle 1 milyona yakın insanın ölebileceğini açıkladı.

Somalili bir mülteci oğlunu kucağında taşırken, kayıt ve yiyecek dağıtım noktasının dışındaki yeni sıraya girebilmek için acele ediyor. [Roberto Schmidt/AFP]

Abshira Abdukadir, şiddetli ishal ve nefes darlığı hastalıklarıyla boğuşan 4 yaşındaki Somalili bir kız, Dadaab'a ulaştıktan sonra bir Medecins Sans Frontieres (Sınır Tanımayan Doktorlar) doktoru tarafından muayene ediliyor. [Roberto Schmidt/AFP]
      Sağlık taramasından geçerek aşılanan çocuk mülteciler aşı sertifikalarını alıyor.[Roberto Schmidt/AFP] 
Kampa yeni gelen Somalili mülteciler, Dadaab'ta en sonunda acil yiyecek yardımı alabilen bir kadını izliyor.[Roberto Schmidt/AFP]

      Somali Halkı açlıkla mücadele ediyor

Bizden küçük notlar


Bu sıralar duygularım karma karışık bir çok olay üst üste geldi sevinçlerim yarım kaldı.Şükür büyütülecek sorunlar değil ama esde geçemiyorum.Bu yıl ki tatilde çok mutlu olduğumdan bahsetmiştim gezdiğim gördüğüm yerler dışında mutluluğuma mutluluk katan şey Efe ile olan ilişkimizin güçlenmesiydi resmen korkularımdan kuruntularımdan arındım korkularım ne mi ? Etrafımda hep anneanesi yada babaannesinin baktığı çocuklar annelerini 2. plana atıyor şükürler olsun ki Efe annemle olan zamanlarımızda hep Şerife annem yedirsin Şerife annem giydirsin dedi :) Anneme ben yokken anne ben varken anneanne diyor
Diğer çocuklarda nasıl bilmiyorum ama tek başına kalmaktan korkuyor bahçede oynarken yada arkadaşlarıylayken  sürekli yanında olmamı istiyor bu bazen mümkün oluyor bazen de dün ki gibi mümkün olmuyor
Anneanemlere dün misafir gittik geç saat olmasına rağmen inatla dışarıda oynamak istiyor ne dediysem ikna edemedim sonra kucağıma alıp eve getirdim nasıl ağlıyor herkesin içinde beni tekmeliyor sana vurmak istemiyorum annelere vurulmaz ama sen beni içeri getirdin ondan seni dövüyorum diye diye hem ağladı hem dövdü 
Öyle şeyle yapıyor ki ağlamasına sinir olmuşken söylediği sözler birden bire gülmeme sebep oldu galiba çok hızlı büyüyor
BU aralar sünnet korkusu var :) henüz istemiyoruz sünnet olmasını ama arkadaşı tek tek olmaya başladı benim paşa ürkmüş arkadaşı Burak için o kadar çok üzüldü ki nasıl çiş yapacak şimdi diye birde biz işteyken baya bir korkutmuşlar kesecekler  ne yapacaksın diye anlaya bileceği şekilde anlatmaya çalıştım birazda yalan söyledim kesmeyecek doktor amcan diye ama ikna olmadı
Her akşam dinazorlu parka uğrar olduk diğer parklardan farklı olduğu için  daha çok ilgisini çekiyor ama nedense her akşam aynı parka gitmek ve de gittiğimiz parkta sanırım her şey doğal olsun diye banklar olmadığı için ayakta durmak hiç hoş olmuyor
Birde geçen gün demiştim ya işe gittiğim için ağladı diye o akşam iki arkadaş gibi konuştuk gitmem gerektiğini anlattım ağladığında üzüldüğümü  ama bugünleri telafi edeceğimizi sankince usluca dinledi sonra kollarımda uyuya kaldı sabah anneanesine götürdüğümde uyuyordu yatağa bırakınca uyandı ellerimi tuttu gözlerimin içine içine bakıp diliyle olmasa da gözleriyle gitme dedi ama kızmadı ağlamadı söylenmedi sırf beni üzmemek için her halini seviyorum da bu olgunlaşmış hallerine bayılıyorum
Son olarak benim gibi salıncakta sallanmaktan korkuyor korkusunu yenmesi için babası elinden geleni yapıyor tıp kı ben çocukken annemin bana yaptığı gibi ama bazı şeyler insanın elinde olmuyor sırf efe korkusunu yensin diye o gece bende sallandım indiğimde tarif edemiyeceğim mide bulantısı vardı tüm gece deprem oluyor sandım o her yer dönüyordu o derece korkuyorum salıncaktan koktuğum halde deli gibide seviyorum

                                      DİNAZORLU  PARKTAN KARELER









bir of çeksem

Şuan moralim öyle bozuk öyle canım sıkkın ki neşemi kimse yerine getiremez.2 gündür işe gitmek benim için işkenceden öte bişey değil paşamı gözü yaşlı anneanesine bırakıyorum benden ayrılmak istemiyor sarılıyor sımsıkı ne olur anne sen gitme diyor ama çaresizce anneanesine bırakıyorum.
Az önce teyzesine annemi ara demiş nasıl ağlıyor telefonda anne ne olur gel seni çok özledim diyor ne desem ikna olmadı akşam oyuncak alayım diyorum istemem diyor hafta sonu gemiye bindirecek baban diyorum hayır diyor
dayanamadım bende ağladım ama ona belli etmeden bende yanında olmayı çoooook istiyorum paşam o günlerde gelecek bekle bitanem
aslında yaşananların sebebini biliyorum 2 hafta hep beraberdik her an her dakika olduğumuzdan daha yakın daha sevgi yumağıydık şimdi ayrılık koyuyor bize en çokta paşama
ben böyle sabahtan akşamı edemezken acaba evlat acısı çekenler nasıl sabrediyor  rabbim kimseyi evladı ile denemesin sınamasın çoook zor
çok üzgünüm

sarısu ve biz

Bu yaz benim yazım oldu.Gönlümce  gezdim gezmeye de devam ediyorum.Hafta sonu ailecek sarısuya kaçtık.Sarısu Kandıra’ya 8 km uzaklıktaki Babaköy sınırları içinde Sarısu Deresinin Karadeniz’le birleştiği yerde kurulmuştur. Ağaçlar arasında süzülerek  ulaşılıyor sahile ilk defa gittiğimiz için bir an kavuşamıyacağız sandık J Sarısu, 1 km uzunluğundaki kumsalı ve masmavi deniziyle gerek günübirlik tatilciler, gerekse doğa ile baş başa kalmak isteyen tatilciler için ideal bir belde
Akşama kadar sudan çıkmadım efe paşada ilk defa denizde bu kadar uzun süre kaldı hatta simidini çıkarıp babası gözetiminde yüzmeye çalıştı.Deve güreşi bile yaptık. J
Pazartesi günü işe gitmek bir işkenceydi yorgunluktan ölüyordun ben saatler geçsin dedikçe uzadı gitti hatta 19:00 olan çıkış saatim işler nedeniyle 19:45 oldu 
                üstünü değiştirmeye fırsat vermeden denize dalan kuzu benim kuzum
                                         denize doyamayan kuzu
                                                              annelerin bitanesi canım annem



                           

Son durak Nevşehirdi

Geçen hafta tatilimizin ilk yarısının İzmir'de geçtiğinden bahsetmiştim kalan kısmı ise Nevşehir'de devam etti hiç aklımızda olmayan bir anda çıkan bir tatil oldu iyi ki de olmuş.Ailemin 22 yıl önce yaşadığı ve benimde doğduğum evi ziyaret ettim.En son 15 yıl önce gitmiştim.Onca zaman geçmesine rağmen insan ister istemez bir yakınlık duyuyor herkese herşeye yabancılık çekmiyor 
Farklılıkları yok mu çoook benim yaşantımla hiç alakası yok başka bir dünya gibi araba sesi yok, sürekli markete gitme telaşı yok herkes az çok kendi ekiyor meyvesini sebzesini domatesinde biberinde kayısının da tadı damağımda kaldı :)
Hep merak ettiğim tuz gölünü de gördüm uçsuz bucaksız bembeyaz bir güzellik yorulabildiğince gidiyorsun uzaklara efe tuzları kar sandı J çok eğlendi terliklerini giydirmek istesem de giymedi sonunda büyük sözü dinlemediği için küçük yaraları oldu ayaklarında ama hiç aldırmadı
Ömrümde geçirdiğim en güzel en eğlenceli yaz tatiliydi :)
Eskiden burada yaşarmış ailem ama herkes başka yerlere göç etmiş şuan yaşayan kimseye yok harabeye dönmüş 
sokağın ismi babamların soyismi çok ilgincime gitmişti ilk gördüğümde
Efeye kalsa arabamızı  anında satar ve traktör alır bayıldı :)

                                                       mutluluk
                                         En büyük mutluluk
                                              Gelecek güzel günleri gördük
                                      Beyazlar içinde bir melek kardeşim

Beraat

Bu günlerin feyzi üzerinize, rahmeti geçmisinize, bereketi evinize, nuru ahiretimize, sicakligi yuvamiza dolsun. Kandiliniz mübarek olsun..

Kendimi gördüğüme sevindim

Hani demiştim ya Güneşe doymak istiyorum bedenim kadar içimi de ısıtsın sıcaklığı diye ısıttı hem de kemiklerime işledi.saçlarım ıslandı dalgalar üstüme üstüme geldi de tüm coşkusuyla bir adım bile kaçmadım her gelişi içimden bir şeyleri alıp götürdü tek tek yok oldular zevkle izledim benden giden kötü şeyleri tenimde tuzlandı  rüzgarda saçlarım uçuştu darma dağın oldu hiç aldırmadım herkesler uyurken oğlumla koştuk rüzgarı arkamıza alarak arada denize girdik denizin soğukluğundan üpererek ama korkmadan  şarkılar söyledim avaz avaz kim ne der korkusu olmadan telefonuma hiç bakmadım kim aramış hiç merak etmedim .
Hayatımda beni yoran düşüncelere , hırslara, dünya telaşına mola verdim o gün hiç birini düşünmedim.
Efeye baktıça kendi kendime güldüm geçmişe güldüm 8 yıl öncesine güldüm
Güllüye baktıça içim cız etti öyle mutluydu ki farkında bile değildi bakışlarımın fark etmemesine sevindim 
Dansettik, kumların üzerine uzandık, yedik, içtik saatlerce etrafımda hep mutlu yüzlerden oluşan ufacık tanıdık bir topluluk.
Bir çok seyi aynı anda düşündüm hem geçmişi hem de geleceği gün batımını izledim Urlada içim burkuldu o an anladım tüm güzelliğin sonuna geldiğimi sonra içimde bir filiz belirdi kim bilir dedim bir sonra ki gün daha güzel bir gün batımı olabilir J
Dilerim tatildeyken hissettiğim mutluluk yakamı hiç bırakmaz hep benimle olur mutlu olmaya kendimi mutlu görmeye çok ihtiyacım varmış

Tatil bitti şimdi iş zamanı

İki gün önce aksaklıklarla dolu bir gece yarısı geldik evimize geldiğimde şükürler olsun kaç kere dedim hatırlamıyorum çünkü keyifle başladığımız dönüş yolunda önce lastiğimiz patladı sonrada  otoban felç durumdaydı adım adım ilerledik desem abartmış olmam
Tatil bitti şimdi iş yerindeyim yoğun günler beni bekliyor ama öylesine pozitif enerji yüklemişim ki kendime  hiç gözümü korkutmuyor evraklar

Tatilin ilk yarısını İzmir de geçirdik en son bıraktığım gibiydi İzmir 2 yılda hiçbir değişiklik olmamış bol bol gezdik  ilk gittiğimiz  yer aslında teleferik olacaktı fakat 2 yıl geçmesine rağmen hala tadilattaydı onun yerine  halka açık müze olarak sunulan ,eski yıllara ait tamamen amerikan teknolojisi ile donatılmış bir savaş gemisi..Efenin çok ilgisini çekti hiç sıkılmadı benim aksine ben sanırım 10 dakika daha gezsem bayılırdım eşime ilk molada ben devan etmeyeyim siz gidin beklerim dedim ama olmaz bir daha gezemesin belki dedi daracık yerler küçük yataklar savaşın soğuk yüzü gibiydi


                                                     efece ismi havaş gemisi :)

Gemi gezisi sonrası aylardır olsa da yesem dediğim kumru yemeye gittik özlemişim tadını doya doya yedik  
İlk göz ağrımızı ziyaret ettik öyle duygulandım ki karşımda görünce ağlamamak için kendimi zor tuttum şükürler olsun kimse tutmamış hala benim bıraktığım gibiydi galiba pencerede perde görsem dayanamazdım

Paşa abisini çok sevdi her gittiğimiz yere götürdü birde adını söyleye bilse daha güzel olacaktı J amcasının oğlunun ismi Muttalip ama oğlum hep küçük abi dedi çünkü Muttalibinde bir abisi var onun ismide Yusuf sıkıştığı zamanda ikisinide Yusuf abi dedi



İzmir’e gidip denize girmemek olmaz yunan adalarına yakın Küçükbahçe köyünde masmavi bir sahil bizi karşıladı ıssız sakin bir sahildi kimsecikler yoktu Pazar gününe rağmen sanırım daha keşfedilmemiş doyasıya girdik denize bence İzmirde ki en eğlenceli gündü J